- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
1789 Fransız devrimi ve Amerikan devrimi dünyada
yeni bir çağ açtı. Bu iki devrim kralları devirdi. Kralların yerine halkın söz sahibi olduğu
meclisleri kurdu. Özgürlük ve eșitlik gibi kavramları ortaya çıkardı ve
yayılmasına öncülük ettiler. Bizim anayasa ve özgürlük kavramlarıyla tanışmamız
Tanzimatla başladı. Osmanlı'da birçok yazar dünyanın girdiği çağa kayıtsız
kalmadılar etkilendiler. Namık Kemaller, Ali Suaviler, Mithat Paşalar anayasa
ve özgürlük kavramlarını halka anlattılar. Mithat pașa önderliğinde aydınlar ve
halk Abdülazizi tahtan indirerek 1876'da Kanuni Esasi'yi ilan ettiler.
Yüzyıllardır padișahın sınırsız yetkileri artık anayasa ve meclis ile
sınırlandırılmıştı. Abdülhamit 1877-78 Osmanlı Rus harbini bahane ederek
meclisi kaldırması ve Anayasayı rafa kaldırılması ile 1.Meșrutiyet son buldu.
Anayasanın kaldırılması 33 yıllık bir istibdata ( baskı), Mithat pașanın Taifte
boğdurulmasına ve Namık Kemal gibi vatan șairlerinin sürgünden sürgüne
gönderilmesine neden oldu.
2.
Meșrutiyet ise 33 yıllık istibdata dur diyen geniș halk kitleleri ve aydınlarla
1908'de gerçekleşecekti. Erzurumda, Diyarbakır'da ekmek isyanları ve
balkanlarda özgürlük isyanlarıyla ( özgürlük için Rezneli Niyazi ve 200 eri
dağa çıktı.) ittihat terakki 1908'de hürriyet devrimini gerçekleştirdi ve 1909
anayasasını oluşturdu.
ANKARA'DA PADİŞAHSIZ BİR MECLİS TOPLANIYOR
Anadolunun
işgaline ses çıkarmayan padişaha ve İstanbul hükümetine karşı, halk Ankara'da
toplandı. 1920de Büyük Millet Meclisinin açılışı, 1921 Anayasasını doğurdu.
1921 Anayasasının en büyük özelliği ise Meclis hükümeti ve milli Egemenlik
ruhunu esas almasıydı.Mahmut Esat Bozkurt 21 anayasası için ''Teşkılatı Esasiye
kanunu ile kayıtsız şartsız millet ulusluğuna dayanan yepyeni bir vatan
kurulduğunu'' söylüyor. Milli mücadelenin zaferi ve 29 Ekimde Cumhuriyetin
ilanıyla hakimiyet kayıtsız şartsız milletin oldu.Cumhuriyet'in ilanıyla 600
yıllık padişahın iktidarı halkın egemenliği ile son buldu. 1924 anayasasının
özünü halkın egemenliği, laiklik, milletin oluşumu ile özetlersek doğru tanım
yapmış oluruz.
Beyazıt ve Kızılay Meydanlarında büyük
mitingler, ordudada ki alt kademeli subay hareketiyle birilikte 27 Mayıs 1960'da gerici Demokrat Partiyi
devirdi. Türkiyenin en demokratik anayasasını oluşturdu. 1961 anayasası Güçler
ayrılığı ilkesini, Çoğulcu Demokrasiyi (milli bakiye sistemi ile %1 alan parti
bile milletvekili alabiliyordu) yargı bağımsızlığını (anayasa Mahkemesi
kuruldu), işçi memura sendikal haklarını (grev hakkı), dernek kurma
gösteri/yürüyüş hakkını, Sosyal devlet anlayışını, üniversite ve TRT
özerkleştirilmesi haklarını tanıdı. Kısaca 1961 Anayasası Türkiyede farklı
düşüncelere özgürlük getirdi ve özgür düşünce ortamını yarattı. Özgür düşünce
ortamı 71 muhtırası ve 80 darbesiyle (karşı devrici darbe ) yok edildi. 1961
anayasasının tüm anayasal hakları 1982 anayasasıyla yokedildi.
Türkiyede anayasalar gökten zembille
inmemişlerdir tarihsel kökenleri vardır. 150 Yıllık birikimimiz anayasa ile
bize birçok ders veriyor.Anayasalar olağanüstü dönemlerde ve halkla olurlar,
yani devrimler ve karșı devrimlerle yapılırlar.1961 anayasasına kadar bu tunç
yasası ișlemiștir.1982 anayasası halka karşı yapılmıştır. Bu yüzden sürekli
değișmiș ve 150 yıllık birikimle süreç içinde yok olmuștur. 12 Eylül anayasası
18 kez değiştirildi. 194 maddeden 80i değişime uğradı. 3 madde yürürlükten
kaldırıldı. Maddeler üzerinde 105 değişiklik yapıldı maddeler eklendi
kaldırıldı. DGMlerde askerler yerine sivil hakimler getirildi, idam kalktı,
sendikal haklar geri verildi, siyasi partiler açıldı yasaklılar aklandı,
özgürlükler geri verildi. 1982 anayasasından eser kalmamıștır.
PEKİ BUGÜN NEDEN ANAYASA DEĞİŞTİRİLMEK
İSTENİYOR?
1 Bugün anayasada Türkiyenin devrim ile
kurduğu cumhuriyetin parlamenter rejimiyle oynanmak isteniyor. Çünkü anayasayı
değișmek isteyenler cumhuriyeti “ 90 yıllık enkaz” ve ya “ 90 yıllık reklam
arası” olarak görüyorlar.
2 Anayasada bir Türk milleti tanımı var.
Bizi bir arada tutan birleştiren 1921 anayasasında ''Türkiye Cumhuriyetini
kuran halklara Türk Milleti denir'' tanımından rahatsızlar. Çünkü Ankara da
toplanan hilafet toplantılarından rahatsız değiller. Çünkü anayasa da millet
değil ümmet geçsin istiyorlar. Bu anlamda Cumhuriyetin 6 okunu Milliyetçilikle,
Laiklikle, Cumhuriyetçilikle, devrimcilikle hesaplaşmak isteyen bir anayasa
yapmak istiyorlar. Üniter Devlet (milli devlet) yerine Federasyon içeren bir
anayasa yani bölünmenin zeminini oluşturan bir anayasa istiyorlar.
Türkiye de anayasalar devrimlerle
olmuştur. Sadece Türkiye'de değil dünyada da
anayasalar devrimlerle olmuştur. Fransız devrimide kralı devirdi, 1924
Anayasasıda padişahı devirdi ve tüm devrimler halkla olmuştur. 1982 anayasası
gibi karşı devrimci anayasalar ise 150 yıllık özgürleşme mücadelesi ve anayasa
birikimimiz içinde yok olup gittiler. Bugün yapılmak istenen anayasalarda yok
olup gidecektir. Çünkü hamuru bozuktur. 1 Türkiye ümmetle değil milletle
birleşecektir. Çünkü bugün ordumuz terörle savaşırken millet bilinciyle cephede
kendini siper ediyor. Federasyonlu bir anayasa yapılmaz çünkü ordumuz ve
milletimiz PKKyı hendeklere gömmüştür ve bütünlüğünü korumuştur. Yani
federasyon değil milli devlet kazanacaktır. Cumhuriyetle özgürleşen milletin
değerleri de değiştirilemez çünkü özgürleşen özgürlüğünden vazgeçmeyecektir.
3 Devrimle kurulan Cumhuriyet ancak karşı
bir devrimle yıkılır ki başkanlık adı altında padişahlığı, Türk Milleti ayaklar
altına alacaktır.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Nutuk Dergisi'ne aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü Dergi ismi kullanılmadan kesinlikle yayınlanamaz.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Nutuk Dergisi'ne aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü Dergi ismi kullanılmadan kesinlikle yayınlanamaz.
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Yorumlar
Yorum Gönder