- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
“SÜNNET GELENEĞİ “ ANADOLU MEDENİYETİNDEKİ KÖKENİ
Halikarnas Balıkçısı’nın “Anadolu efsaneleri” kitabında
birçok dinsel bugün var olan geleneklerin Anadolu medeniyetinde geçmişine ışık
tutuyor. Aynı zamanda Anadolu’da ki birçok efsaneyi gün yüzüne çıkarıyor. Tabi bunlardan
sizin için ilgi çekenleri topladık. Sünnet geleneğinin Anadolu medeniyetindeki
ve efsanelerdeki geçmişini nasıl bulduk?
Amazonlar şımarık erkeklerin erginliğe varmış olanlarını
gece uyurken kılıçtan geçirmişler, onların üreme oranlarını kesip ana tanrıçaya
sunmuşlar (zaten kyble’nin papazları hem haremağasıydılar. Sünnet, bu dinsel
işlemin hafifletilmişidir. O zaman ki mezarların üzerine mezar taşı olarak
fallos konulurdu. )[1]
Kybele papazlarının hadım olmaları şarttı. Pesinus’ta ve
başka yerlerdeki ayinlerde gürleyen davullar, gümleyen dümbelekler, çınlayan ziller,
üfürükler çığlıklar salan irili ufaklı çeşitli düdükler pek sürükleyici bir
müzik oluştururdu. Tanrıçanın papazları ise coşkuyla, gözleri dönmüş olarak
fırıl fırıl dans eder ve dönerken çözülmüş saçlarını savururlardı. Bazen ziyarete
gelen delikanlılar heyecanla gelir ve papazların hazır bulundurdukları bilenmiş,
büyük bıçaklardan birini kapınca, erkekliklerine ta kökünden kıyarlardı. Bu gençler
papaz adayı olurlardı.
Erkekliğin kybele’ye kurban edilmesi sevap sayılırdı. İşte bundan
dolayı tam bir kökten kesiliş ve özverililiğin (insan yerine koyun kurban etmek
gibi) hafifletilmiş ve simgeleştirilmiş biçimi olan sünnet, Sami ırkında gelenek
oldu. Tam kökünden sünnet, kybele’ye tapanlarda, simgesel sünnet de Sami ırkında,
yani Yahudi ve Araplarda, platonik sünnet de kadınla ilişkide bulunmayan Hıristiyan
rahiplerinde hala uygulanır. [2]
[1]
“Anadolu Efsaneleri” Halikarnas Balıkçısı Bilge yayınları 13 Basım s.24
[2]
“Anadolu Efsaneleri” Halikarnas Balıkçısı Bilge yayınları 13 Basım s.85
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Yorumlar
Yorum Gönder