GEÇMİŞİNİ BİLMEYEN GELECEĞİNİ TAHLİL EDEMEZ



GEÇMİŞİNİ BİLMEYEN GELECEĞİNİ TAHLİL EDEMEZ

Osmanlı'dan Balkanlardan atılmasını konu alan karikatür
                Bugünlerde yaşadığımız ABD-Türkiye arasındaki ilişkilerimizin gerilimi ve ülkemizde siyasi dolar artırımıyla iki ülke arasında kriz meydana geldi. Son yıllarda bir çok durumda ABD ve Türkiye karşı karşıya geldi. Mustafa Kemal’in dediği gibi “Geçmişini bilmeyen geleceğine yön veremez”

Geçmişte Osmanlı Devleti büyük bir dünya savaşı yaklaştığını biliyordu. Bu sebeple Osmanlı devlet birikimi kendine müttefikler aramaya başladı. İlk görüşmeler İngilizlerle sağlandı. Osmanlı İngilizlerin silahlı gücünü bilmeleri hem de uzun yıllar ikili ilişkilerin gücüne dayanarak bu ülkeyi tercih etti. 31 Ekim 1911’de İngiltere’ye ittifak önerildi. İngiliz hükümeti anlamazdan geldi. Hakkı Paşa 1913’te Londra’ya gitti bir takım konuları anlaşmaya bağladı. Fakat 12 Haziran 1913’te bir kez daha ittifak önerildi. Fakat yine geçiştirildi. Aynı şekilde 24 ve 28 Ocak 1914’te Cemal Paşa Fransız işgüderiyle görüşerek, yakınlık kurmak istediklerini söyledi. Bunun için Osmanlı hükümetinin Liman Von Sanders heyetinden vazgeçip İtilaf devletleriyle çalışmaya hazır olduğunu belitti. Paris’e gönderilen öneri karşılık bulmadı. [1]

Osmanlı İngilizlerle ve Fransızlarla uzun yıllar iyi ilişkilerin gitmesine rağmen bu olumsuz cevabı algılayamadı. Olumsuz cevabı Osmanlı 1 Dünya Savaşı sonunda Rusya’da ki Bolşeviklerin iktidara gelmesinden sonra açıkladığı gizli antlaşmalar sayesinde öğrendi. Gerçek 9 Haziran 1908 Estonya’da Rusya ile İngiltere arasında yapılan Reval görüşmeleriydi. Bu görüşmelerde Osmanlı masada pay ediliyordu.  Bize dayatılan Sevr anlaşmasıyla da belgelerin gerçekliği anlaşıldı. İngilizler Osmanlıyı paylaşmak adına gizli antlaşmalar imzaladılar. 1 Dünya Savaşında bu konuda uzlaşmışlar. Bizde yalnız kalmamak için zorunlu olarak Almanlarla müttefik olduk. Bize Alman hayranlığı diye öğretilen ittifak aslında hayalperestliğin, maceracılığın ürünü değil tarihsel bir gerçeklik ve zorunluluktu.

Delta Force timleri YPG'yi eğitiyor

DÜNDEN BÜGÜNE AYNI PLAN

Geçmişten ders çıkarmak kişi yaşantısında da devlet nezlinde de önemlidir. Geçmişte yılların müttefiki (sözde) İngiltere, paylaşmak adına 1 Dünya Savaşında bizi sildiler. Bugün de aynı durumla karşı karşıyayız. 1950’lerden beri ABD ile ilişkilerimiz (sözde müttefiklik) üzerine kuruldu. Türk askeri yeri geldi ABD planları adına Kore’de NATO adına kanını canını verdi. Bugün ilişkilerimiz kötü, sebep ? Suriye’de PKK Koridoruna (ABD-İsrail koridoru) izin vermemek.  İran’a uygulanan ambargolara uymamak.  Kürt açılımına devam etmemek, hatta Kıbrıs’tan vazgeçmek.  Türkiye ABD destekli  FETO tarafından da açıkça darbe girişimine bile kalkıştı. Bugün hatta FETO elebaşının ve elemanlarının eleini kolunu sallayarak ABD’de ikamet etmeleri bile bunun göstergesidir.  5 bin tır silah yardımı yaptıkları YPG (PKK) bize karşı bölme planının en büyük göstergesidir.

YPG ile ABD
Geçmişte biz bölmek için bizimle neden müttefik olmadılarsa ABD’de bugün o sebeple müttefikliğine son verme çabasındadır. Türkiye’yle ilişkilerin bozulmasının matematiği gayet basittir. Biz bölme çabasıyla yanıp tutuşan kuvvetin artık bizim elimiz bırakma zamanı gelmiştir. Bu nedenle ilişkilerimizin düzelme imkânı kalmamıştır. Bunu göremeyen devlet yönetimi ve ilişkilerden sorumlu kişiler gerçekle er yâda geç yüzleşeceklerdir. Bu da bizi yeni ittifaklara ve müttefikler aramaya zorunlu bırakıyor. Aynı geçmişte olduğu gibi bugünde Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’ın dediği gibi “Yeni müttefikler aramaya başlarız”[2]


KADERİMİZ VE KALBİMİZ ASYA’DA

“Biz Asyai bir milletiz Asyai bir devletiz” M. K. Atatürk

Yeni müttefiklerimizin kimler olacağı ortada, zor zamanımızda yanımızda olan ve bizi paylaşma amacı gütmeyen müttefiklerimiz olmak zorundadır. Bize başlatılan dolar üzerinden baskı ve uygulamalara karşı ilk tepki komşumuz İran ve Rusya’dan geldi. İran bize destek verdi. Rusya Türkiye’nin yanındayız dedi ve ticaretimizi yerli paramızla yapalım çağrısında bulundu. Çin’den, Venezuela’ya kadar uzanan bir destek zinciri oluştu.


Asya ve Avrasya bize kucak açtı. Almanya, İtalya ve Fransa bizde bu krizden zarar görürüz diyerek bize destek vermiş oldu. İttifakın adı müttefiklerimiz belli olmuştur. Yıllardır oluşan Avrasyacılık fikri ve Asya bize dostluk yaparak Türkiye artık Avrasyacılım fikrini geliştirmeli ve Asya’da ki müttefiklerine daha sağlam işbirlikleri yapmaya hazırlanmalıdır. Silah, teknoloji, ekonomi ve enerji kollarında güçlü olan Asya ülkeleriyle kendimizi güçlendirmemiz gerekir.  Krizden ve saldırıdan kurtulmamızın biricik formülü buradan geçmektedir.  

ÖZET: Türkiye geçmişinden ders çıkarmalı bizi bölmek isteyenlerle ilişkilerini ona göre düzenlemeli, yeni kapılara açık olmalıdır. Tarihi doğru okumalı ve tahlil etmelidir.



[1] Doğu Perinçek “Birinci Dünya Savaşı ve Türk Devrimi” S.71
[2] 12 Ağustos 2018 Aydınlık Gazetesi manşet New York Times’a verilen röportaj



Yer: Kuzey Irak- Kürdistan, İsrail ve ABD bayrağı
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Nutuk Dergisi'ne aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü Dergi ismi kullanılmadan kesinlikle yayınlanamaz.

Yorumlar